En uzun geceyi geride bırakalı günler oldu.
Mor dağların ardında, Fırat'ın kol gezdiği ovalarda, elma, dut, kayısı ağaçları yazın gelmesini ve bal damlayan meyvelerini düşlüyor şu an.
İşte geçen yaz düşleri gerçeğe döndüğünde bir kez daha;
Şükran, Meryem, Nebahat teyzeler, taş evlerinin teraslarında merhametli Erzincan güneşine ve rüzgarına kurumaya bırakmışlardı ağaçların düşlerini.
Ki bu en uzun gece ve onun küçük kardeşlerinde;
Torunları masallar dinlesin,
Gençler uzak diyarları düşlesin,
Yaşlılar geçmiş güzel günlerini hatırlasın diye...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder