Yıl 994 ortalari. İstanbul'da can sıkıntısından sıklıkla bindiğimiz boğaz gezisi vapurundayız. Hava bayağı güneşli ama yakmıyor. Alt katta ortadaki alana çökmüş, adını hatırlamadığım bir gazetenin ekonomi sayfasındaki borsa serçesi adlı yazarı okuyorum. Birden kafamı kaldırıp Zafer'e bu işe girmeliyiz diyorum. Vapur yalıların yanından geçiyor. Zengin hayatlar yarım ekmek ithal uskumrudan büyük balıklar vaadediyor.
Ertesi gün Pazartesi. Elimizdeki tek veri kaynağı her hafta pazar günü çıkan Ekonomist dergisi. Orada yazanlardan, tablolardan çıkardığım sonuçlara göre Sarkuysan hissesi almaya karar veriyorum. Fakat bir aracı kurumda hesabım yok. Üniversiteden arkadaşım olan Engin'in Eczacı Yatırım'daki hesabından aliyoruz. 20 dolarlık falan sanıyorum tüm paramız. O sıra zorunlu stajımı Merter'de bir tekstil firmasında yapıyorum. Hava sıcak, bir hayal lazım. Hayatımı maaşlı ve istemediğim bir işi yaparak geçirmek istemediğimi yazdığım şu cümlede 25 sene çalışıp emekli olduğumu görmek gülümsetiyor. Yine o zamanlar tabi ki fiyatların ne olduğuna ulaşmak bizim için mümkün değil. Eczacı Yatırım'ın telefonunu ögrenip saatte bir arıyor, Sarkuysan'ın kodunu tuşlayıp telesekreterden fiyatını ögreniyorum. Sar kuy san, fi yat, on üc li ra yir mi beş ku ruş. Aylar geçiyor telesekreter aynı fiyatları tekrarlıyor. Her pazar Ekonomist dergisi çıkıyor, yalılar da çoğunlukla boş.
Bu işin böyle gitmeyecegine karar veriyorum. Önce bir aracı kurumda hesap açmak gerek diyip Sirkeci'de 4.Vakıfhan'ın içinde olan Sayılgan Menkul Değerler'in kapısından giriyorum. Hesap açmak için yüz milyon liramız olması gerektiğini söylüyor Sinan Bey. Öyle bir paramız olmadığı icin kös kös geri çıkıyoruz. Kolay pes etmiyoruz ve toplam 10 kişiden banka faizinin iki katı ile borç alıp hesabı açıyoruz.
Yavaş yavaş teknik analiz öğreniyorum. Ama elimde tek bilgisayar Amiga oyun bilgisayarı olduğundan, bu işi de bizim eve her gün giren Hürriyet gazetesinin fiyat köşesini kesip, biriktirip, gerektiği zaman ilgili hissenin fiyatlarını harita metodda işleyerek oluşturuyorum. Bir sayfa yetmez ise ki yetmediğinde genelde fiyat istediğim yere gelmemiş ve zarar etmiş oluyorum, yanına yeni bir sayfa ekleyerek devam ediyorum.
Günler günlerin ardında, seni sevmeler cumhuriyetindeyim diyor Mazhar abi. Aylık faizler yoruyor. Sermaye eriyor. Odamın duvarları aşağıdaki fotoğrafta da gözüken teknik analizlerle doluyor.